1. selam youreads :) herkesin bildiği sitelerden kaçtımda geldim. umarım iyi anlaşırız :))
  2. bugün içimde acayip bi sıkıntı var. hayırlısı...
  3. bugün 1 temmuzdu. geçen sene ne kadar kötü günlerin başlangıcı 1 temmuz. bugün tam tersi ne kadar güzel bir gündü. yani en azından akşamın son saatlerine kadar güzeldi. akşam içimde birşeyler kaskatı oldu, dondu...
  4. insan sevdiği arkadaşıyla olunca hem zaman nasıl geçiyor anlamıyor. hemde mekanın önemi kalmıyor. bugün sevdiğim bir arkadaşımla saatlerce kaldırımda oturduk :))
    uzun zamandır o kadar içimde biriktirmişim ki herşeyi. arkadaşımla konuşmak çok iyi geldi bana
  5. bloguma yazmaya başladım. yazıyorum sabahtan beri uzuuuun uzuuun tüm içimden geçenleri. henüz bitmedi yayınlayınca bide ekşidedemi yazsam diye düşünüyorum. neyse en azından birazcık içimi boşaltmaya başladım
  6. bugünü not ettim. bugün yeniden başlama günüm.

    yapmayı beklettiğim, yavaşlattığım herşeyi bugün gündeme aldım. ilk iş aylardır yıkatmadığım arabamı yıkattım. yarında telefonumun camını değiştircem. farkettimki tam bir buçuk yıldır kırık kullanıyormuşum. sanki bana dün gibi geliyor. yarın tatilim odamıda toplarım kafamıda toplarım. bu pazartesi hayata yeniden başladım.
  7. konuşamadıkça yazardım eskiden... şimdi yazmak için oturuyorum sonra boş boş bakıyorum.
    haa bide hiççç bitmeyen rüyalar var. bugün yine o kadar uzun bir rüya gördümki hayırlısı. yani bana ne diyorum ama bu rüyaların arkası kesilmiyor
  8. bugünki kısa yolculuk iptal oldu. iş çıkışı seğmenlerde bi kısa mola verdim yine. burdaki büfeylede kanka olduk. beni görünce hanımefendinin sıcak çilolatasını hazırlayın diyorlar. bazen uzun kalırsam çay ikram ediyorlar. çaylar şirketten. uzun zaman gelmeyince nerelerdesiniz diyorlar. içeçeği alırken günlük olayları konuşuyoruz. yaz ayları gelen giden çok, biz kışında müdavimiyiz buranın.

    bu arada sabahki neşeli halim devam ediyor. bu 1 eylül güneş tutulmasımı, 28.ağustostaki güzelliğin etkisimi bilmiyorum. eylül iyi başladı iyi gidiyor. üzerimdeki kara örtüyü attım atıyorum :))
  9. hani yeni dönem başlıyor diye televizyon kanallarında teaserlar çekiliyor ya işte öyle hissediyorum bugün. benim için yeni bir dönem başlıyor.

    yazın sıcak günleri bitti. boş yere birini bekleme günlerim bitti. bayram bitti. ve hayat tamamen sizin onu nasıl karşıladığınıza bağlı.

    ben belki hayatımın en umutlu dönemindeyim. ağlamakla geçen bahar ve yaz aylarının ardından, şimdi yağmurdan sonra açan güneş gibiyim. bi kere ömrümde geçirdiğim en değişik doğum gününü geçen hafta yaşadım. bu bile hayatın bekle gör nasıl değişiklikler gelecek demesinin başka bir yoluydu sanırım.

    yani anlatacağım, yazacağım çok şey birikti içimde sevgili youreads :) bide anladımki eskisi gibi deftere yazamaz olmuşum. deftere yazmak zor geliyor. bi kere defteri heryere taşıyamıyorsun ve elle yazmak zor. yani geçenlerde olanları biraz günlüğüme yazayım istedimde zor geldi. yazmasam hem içimde kalıyor, hem yazınca rahatlıyorum, hemde eskiden beri severim günlük yazmayı. insan içindeyken anlayamıyor olayları, durumları. halbuki iki yıl sonra okuyunca yazdıklarınızı daha net anlıyorsunuz. o yüzden bazen burda bazen blogumda yazacağım; hem olayları, hem deneyimlerimi, hem okuduğum kitapları, hem izlediğim filmleri (bu ara woody allen hayranıyım. yıllara göre sondan başlayarak sırayla tüm filmlerini izliyorum).

    bugünde konuşkan bir günümdeyim. sabah yataktan zor kalktım ama şimdi enerji patlaması yaşıyorum.

    all is well mi desemmm, herşey güzel olacak mı desemmm neyse işte yeni sezon iyi olsun tüm iyi insanlara :)
  10. dün lie to me dizisi ile ilgili yazdıklarımdan sonra epey düşündüm. geçmişe gittim.

    sene 2009. bir sevgilim vardı. zaten toplasan 3 ay takıldık. bazı sözlerinde gariplikler sezerdim, tuhaf gelen davranışları olurdu ama işte insan konduramıyor. bir gece peş peşe gelen iki telefonla gidişatı anladım. iki telefondada bana onun o okuldan mezun olduğundan eminmisin diye sordular. şok oldum. sonrasında bi araştırmayla aslında ordan mezun olmadığını ve daha detaylı bir araştırmaylada hakkında bissürü dava bulunan biri olduğunu öğrendim. o zaman konuştuğumuz polisler bana, bir müddet yalız gezme, seni ararsa açma dediler. ne çok korkmuştum. küçükmüşüm yaa. insan büyüyor. bir müddet çok korkulu zamanlar yaşadım, hiç evden çıkmadım. o zamanki 3 arkadaşım çok destek oldular bana.

    işte bu olaylardan sonraydı lie to me dizisine başlamam. bu diziyi izlerken hep karşılaştırma yapıyordum.

    ne günler geçti yaa... neleri neleri atlatmışım... dün diziyi hatırlayınca sanki zamanda yolculuk yaptım. ve gerçekten dünde yazdığım gibi beni allah korumuş o dönem. binlerce şükürler olsun. ortada dönen dolapları benim anlamam imkansızmış. allah korumuşta bu şekliyle öğrenmişim.